Gel kalender şurdan otur
Ahmet sen kazmayı getir
Garib imiş ak medinem
Mezarın ucunda yatar
Üstüyün çalısın açtım
Yakayın düğmesin çözdüm
Amanın kızım amanın
Yavrum benden vaz mı geçtin
Dolandım da şu dağların ardından
Ak medinem deli oldum derdinden
Gerisine yanmıyom
Kertenkele çıktı burnundan
Al gelinim al gelinim
Al yanağı bal gelinim
Latifim odadan gelir
Karşısında gül gelinim
Çıktım çınarın bendine
Çağırdım kendi kendime
Anan gelir ak gelinim
Doğan ayın on dördüne
Kapısı ağır sekili
Odası amber kokulu
Latif dedik de vardık
Yanı hacılı fakili
Kızımın kaftanı yeşil
Gün doğar da ışıl ışıl
Şimdi karışır kumlara
Kızım beliğini devşir
Kızımın kaftanı sarı
Sallansa da gezse bari
Böyle görür ölüsünü
Yabancıya veren deli
Göksünden kalktı da kızım
Göç geliyor dizim dizim
Emmili dayılı kızım
Afşar elleri de bizim
Göksünden de kalktım geben
Seni karsa verdi baban
Ha çobana vara idin
Elimizde yok mu çoban
Esefim atın eğerler
Ahmedim damdıra teller
Zalım imiş bizim eller
Vermezsen ölmezdi derler
Kudretten harman savrulur
Yabası yok küreği yok yeli yok
Oturmuş da ak medinem ağlıyor
Emmisi yok dayısı yok ili yok
Karlı dağlar karsız dağlar
Karı erir suyu çağlar
Garib imiş kızcağızım
Basmac' oğlun görmüş ağlar